Rapor Hakkında
Giriş
TR2030, Türkiye'nin 2030 yılına kadar iş dünyası ve ekonomik yapısında öngörülen değişiklikleri anlamak için başlatılan kapsamlı bir araştırma projesidir. Bu proje, geleceğin iş ortamına dair stratejik içgörüler sunarak iş dünyası profesyonellerine ve karar vericilere yol göstermeyi amaçlamaktadır. Bu çalışma, 2030 Türkiye’sinin iş dünyası ve ekonomik beklentilerine yönelik gerçekleştirilmiş kapsamlı bir anketin sonuçlarını analiz etmek amacıyla hazırlanmıştır. Anket, Türkiye'deki iş dünyasının gelecekte karşılaşacağı zorlukları, fırsatları ve değişen ekonomik dinamikleri daha iyi anlamak için tasarlanmıştır. Katılımcılar, iş dünyası hakkında genel görüşlerini paylaşmanın yanı sıra, bulundukları sektöre özgü soruları da yanıtlayarak sektörel bazda geleceğe dair öngörülerde bulunmuşlardır.
1. METODOLOJİ
1.1 Araştırmanın Amacı ve Kapsamı
Bu araştırmanın temel amacı, Türkiye'nin 2030 yılında iş dünyasında ve ekonomisinde nasıl bir tablo ile karşılaşacağına dair öngörüleri ortaya koymaktır. Özellikle Türkiye'nin ekonomik büyüme potansiyeli, devletin iş dünyasına sunduğu destekler, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme gibi önemli temalar üzerine odaklanılmıştır. Elde edilen veriler, gelecekte iş dünyasında yaşanacak dönüşümlere dair somut bir bakış açısı sunmayı amaçlamaktadır. Araştırmanın geniş kapsamı, iş dünyasındaki mevcut ve gelecekteki eğilimlerin anlaşılmasını sağlamaya yönelik olup hem genel ekonomik dinamikler hem de sektörel bazda gelişmeler ele alınmıştır. Anket soruları, katılımcıların genel ekonomik beklentilerinin yanı sıra, bulundukları sektörlere dair spesifik görüşlerini de ortaya koymayı hedeflemiştir. Bu sayede, Türkiye'nin farklı sektörlerinde faaliyet gösteren profesyonellerin 2030 vizyonu üzerine geniş bir bakış açısı elde edilmiştir.
1.2 Veri Toplama Yöntemi
Veriler, Google Forms aracılığıyla çevrim içi olarak toplanmıştır. Veri toplama süreci gönüllülük esasına dayalı olup, katılımcılar anonim kalacak şekilde anketimizi doldurmuştur.
1.3 Katılımcı Seçimi ve Temsiliyet
Katılımcılar, Türkiye iş dünyasının çeşitli sektörlerinden ve kademelerinden profesyonellerden seçilmiştir. Farklı sektörlerden gelen bu geniş katılımcı profili, Türkiye'nin iş dünyasına yönelik kapsamlı öngörüler elde edilmesini sağlamıştır. Ankete toplamda 500 kişi katılmıştır.
1.4 Anketin Yapısı ve İçeriği
Anket, Türkiye'nin iş dünyasına genel bakış açısına ve sektörel bazda öngörülere dair iki bölümden oluşmaktadır. İlk bölüm genel ekonomik eğilimleri, iş dünyasındaki potansiyelleri, fırsatları, tehditleri incelerken; ikinci bölüm çeşitli sektörlerin iş dünyasına, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik gibi önemli temalara yaklaşımını değerlendirmiştir.
1.5 Veri Analiz Yöntemleri
Veriler SPSS yazılımı ile analiz edilmiştir. Frekans dağılımları ve yüzdelerle genel eğilimler belirlenmiş, korelasyon ve regresyon analizleri ile değişkenler arasındaki ilişkiler değerlendirilmiştir. Sonuçlar grafiklerle görselleştirilmiş ve raporda detaylandırılmıştır.
2. GENEL BULGULAR
Anket sonuçlarının genel değerlendirmesine bakıldığında, Türkiye'nin iş dünyası ve 2030 vizyonuna dair bazı önemli eğilimler öne çıkmaktadır. Aşağıda bu bulguların detaylı bir analizi yer almaktadır. Departmanlara göre değerlendirme sonuçları:
Tüm bölümlerde likert tipli ölçek göz önünde bulundurulduğunda alınabilecek en yüksek puan 20, en düşük puan ise 4’tür. Puan değerleri yükseldikçe iyimserlik ve pozitif düşünme eğilimi artmaktadır.
2.1. Genel İş Ortamı
Bu bölümde üretim, ISG ve çevre departmanlarda çalışanların iyimserlik eğilimi diğer bölümlere göre daha düşüktür. En yüksek skoru elde eden departmanlar ise idari, ARGE ve sürdürülebilirlik bölümlerindeki profesyonellerdir. Türkiye’nin büyüyeceğini, istikrara kavuşacağını en çok idari, ArGe ve sürdürülebilirlik departmanları benimsemiştir. Sürdürülebilirlik ve kurumsal iletişim departmanlarındaki en düşük skor 9. Bu departmanların genel iş ortamına çok olumsuz bakmadıkları söylenebilir.
2.2. Teknoloji
Teknoloji açısından değerlendirildiğinde tüm departmanlarda çalışanlar aynı eğilimde. Ortalama skorları 10 civarında. Ancak sürdürülebilirlik departmanlarında çalışanların skoru 14. Bu da bu departmanda çalışanların teknoloji gelişimi konusunda daha pozitif olduğunu göstermekte. Sürdürülebilirlik departmanları diğerlerine göre Türk işletmelerinin 2030 yılında ileri teknolojik yapıya, dijital dönüşüme hazırlıklı olduğunu düşünmektedir.
Çevre departmanı için elde edilen en düşük skor 11, sürdürülebilirlik için ise 12. Bu departmanlarda bir olumsuzluk gözlemlenmemekte.
2.3. İnsan Sermayesi
İnsan sermayesi açısından departmanlar incelendiğinde puanların 7 civarında olduğu görülmekte. İnsan gücünün yeterliliği, kalitesi ve yetkinliği açısından olumlu değiller. Özellikle ISG 6 puan ile en düşük skora sahip.
2.4. Sürdürülebilirlik
Bu bölümdeki değerlendirmeler çoğunlukla 10 civarında. Tam ortalarda gibi düşünülebilir. Ancak üretim, kurumsal iletişim ve IT departmanları sürdürülebilirlik konusunda diğer departmanlardan daha kötümser.
2.5. Pazar Dinamikleri
Pazar dinamikleri açısından olumlu bir eğilim görülmektedir. Çok yüksek ve çok düşük skorlar yok. Puanlar ortalamanın üstündedir. Eğilim pozitif yöndedir.
İdari ve operasyon departmanlarından elde edilen en düşük ortalama skor 13. Sonuç olumlu olarak değerlendirilebilir.
2.6. Küresel Ticaret ve İttifak
2030 yılına kadar Türkiye’nin diğer ülkelerle ittifaklarını geliştireceği, ülkenin yabancı sermayeci için cazip olacağı beklentisi ortalama düzeyde görülmektedir. Ancak bu konuda idari ve sürdürülebilirlik departmanlarında çalışanlar daha olumlu iken çevre ve ISG nispeten daha olumsuz eğilimdeler.
2.7. Risk ve Dayanıklılık
2030 yılına kadar Türk işletmelerinin risk ve ekonomik krize hazırlıklı olabileceği konusunda çoğu departmanlar 10’un altında bir değerlendirme yapmış. Özellikle ISG ve çevre skorları çok düşüktür.
2.8. Yenilik ve Araştırma
Yenilik ve araştırma konularında IT dışında departmanların tümü 10 skoru üstündedir. Bu da yenilik konularında daha çok olumlu bir beklenti içinde olduklarını göstermektedir. Sürdürülebilirlik ve çevre departmanlarından elde edilen en düşük skorlar 10 ve üzerindedir. Yenilik ve araştırma konusunda olumlu düşündükleri söylenebilir.
3.DEPARTMANLARA GÖRE ANALİZ
Aşağıdaki tablo departmanların bölümlere verdikleri yanıtların ortalama değerlerini göstermektedir.
Tablo incelendiğinde 2.3. bölüm için çoğu puan değerlerinin 10’un altına düştüğü, yüksek skorların ise 2.5. bölümde yoğunlaştığı görülmektedir.
Rollere göre değerlendirme sonuçları:
Tüm bölümlerde likert tipli ölçek göz önünde bulundurulduğunda alınabilecek en yüksek puan 20, en düşük puan ise 4’tür. Puan değerleri yükseldikçe iyimserlik ve pozitif düşünme eğilimi artmaktadır.
3.1. Genel İş Ortamı
Türk ekonomisinin istikrarı, ticari faaliyetleri, büyümenin olumlu olacağını düşünme eğilimi yöneticilerde biraz daha olumlu. Hissedarlar ve uzmanlar biraz daha olumsuzlar.
3.2. Teknoloji
İşletmelerin dijitalleşme, teknolojiye uyum konularında ortalama puanlar 10’un üzerinde. Genel olumlu denebilir.
3.3. İnsan sermayesi
Türk iş gücünün yeterliliği, yetenekleri ve eğitim konularında tüm departmanlar 10 skorunun altında değerler almıştır. Bu konuda kötümser bir hava olduğu söylenebilir.
3.4. Sürdürülebilirlik
Çevresel sürdürülebilirlik, sosyal sorumluluk, sürdürülebilir uygulamalar ve çevre dostu uygulamalar konusunda ortalama bir skor söz konusudur.
3.5. Pazar Dinamikleri
Türk pazarı, e-ticaret büyümesi konularında skorlar oldukça yüksek. İyimser ve olumlu bir tutum söz konusudur.
3.6. Küresel Ticaret ve İttifak
Uluslararası ticarette Türk işletmelerinin etkisi, büyümesi konularında yine ortalama skorlar 10 üzerinde, 12 civarında seyretmiş. Bu da küresel anlamda Türk işletmecilerinin pozitif ve olumlu olduklarını göstermektedir.
3.7. Risk ve Dayanıklılık
Risk yönetimi ve ekonomik kriz konularını yönetme yetkinliği açısından Türkiye açısından olumlu düşünülmemektedir. Puanlar 9 civarında en çok da 16-17 değer almış. Buna göre olumsuzluğa eğilim olduğu söylenmektedir.
3.8. Yenilik ve Araştırma
Araştırma geliştirme faaliyetleri, yenilikçilik alanlarında olumluluk söz konusudur. 10 puan üzerinde değerler mevcut. Aşağıdaki tablo çalışan rollerinin bölümlere verdikleri yanıtların ortalama değerlerini göstermektedir.
Tablo incelendiğinde Bölüm 3.3 skorlarının daha düşük olduğu, Bölüm 3.5 skorlarının ise yüksek olduğu görülmektedir.
KORELASYON ANALİZİ SONUÇLARI
Tablo 1. Hissedarlara Göre Korelasyon Tablosu
Hissedarlara göre korelasyon analizi incelendiğinde çok büyük bir çoğunluğunun anlamlı, pozitif yönlü (p<0.05) ve ortanın üstü korelasyona sahip olduğu görülmektedir. En yüksek olanlar değerlendirilecek olursa hissedarlara göre; “Risk ve Dayanıklılık” memnuniyeti arttıkça “İnsan sermayesi” ne olumlu bakış da artmaktadır (r=.685; p<.01). “Yenilik ve Araştırma”daki olumlu eğilimler arttıkça “Teknoloji” ye olumlu eğilim artmakta (r=.736; p<.01) ve “Yenilik ve Araştırma”daki olumlu eğilimler arttıkça “Küresel Ticaret ve İttifak” a olumlu bakış artmaktadır.
Tablo 2. Üst Düzey Yöneticilere Göre Korelasyon Tablosu
Üst düzey yöneticilerine ait bölüm korelasyonları incelendiğinde anlamlı, pozitif ve orta düzeyde ilişkiler görülmektedir. “Küresel Ticaret ve İttifak” a karşı olumlu düşünceler arttıkça “Pazar Dinamikleri” ne ait düşünceler de olumlu olarak artmaktadır (r=.632; p<.01). Ayrıca “Risk ve Dayanıklılık” konularına pozitif bakış arttıkça “Küresel Ticaret ve İttifak” a olumlu bakış artmaktadır (r=.517; p<.01).
Tablo 3. Yöneticilere Göre Korelasyon Tablosu
Yöneticilerine ait bölüm korelasyonları incelendiğinde anlamlı, pozitif ve orta-altı düzeyde ilişkiler görülmektedir. “Küresel Ticaret ve İttifak” a karşı olumlu düşünceler arttıkça “Genel İş ortamı” ile “Pazar Dinamikleri” ait beklenti de pozitif olarak artmaktadır (r=.574, r=.527; p<.01). Ayrıca yöneticilerin “Yenilik ve Araştırma”daki olumlu eğilimleri arttıkça “Risk ve Dayanıklılık” ile ilgili beklentileri de pozitif yönde artmaktadır (r=.572; p<.01).
Tablo 4. Uzmanlara Göre Korelasyon Tablosu
Uzmanlara ait bölüm korelasyonları incelendiğinde anlamlı, pozitif ve orta-altı düzeyde ilişkiler görülmektedir. Uzmanların “Yenilik ve Araştırma”daki olumlu eğilimleri arttıkça “İnsan sermayesi” ne olumlu bakışı artmaktadır (r=.707; p<.01). “Yenilik ve Araştırma”daki olumlu eğilimleri arttıkça “Küresel Ticaret ve İttifak” a karşı olumlu düşünceler ile “Risk ve Dayanıklılık” ile ilgili beklentileri de olumlu yönde artmaktadır (r=.715, r=.644; p<.01)
TR2030 araştırması, Türkiye'nin iş dünyasının 2030 yılına kadar karşılaşacağı zorlukları, fırsatları ve olası dönüşümleri anlamak için geniş kapsamlı bir perspektif sunmaktadır. Anket sonuçları, farklı sektörlerin, departmanların ve profesyonellerin bakış açılarını ortaya koyarak, ülkenin gelecekteki iş ortamına dair çeşitli senaryoların resmini çizmiştir. Özellikle dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik ve risk yönetimi gibi kritik alanlarda alınan yanıtlar, bu alanlardaki potansiyel gelişme ve engelleri net bir şekilde gözler önüne sermektedir.
Genel sonuçlar, Türkiye'de iş dünyasının gelecekteki ekonomik ve teknolojik değişimlere ayak uydurabilmesi için güçlü bir stratejik yönlendirmeye ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir. Sürdürülebilir uygulamaların benimsenmesi, dijitalleşme ve inovasyona olan yatırımların artırılması hem ülkenin ekonomik büyümesini hem de küresel rekabet gücünü destekleyecek en önemli faktörler olarak öne çıkmaktadır. Bununla birlikte, risk yönetimi ve insan sermayesinin geliştirilmesi gibi alanlardaki olumsuz algılar, bu konularda daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini işaret etmektedir.
Özetle, TR2030 çalışması, Türkiye'nin 2030'a giden yolda karşılaşabileceği engeller ve fırsatlar hakkında değerli içgörüler sunmuş ve iş dünyasına stratejik planlama için önemli bir rehber olmuştur. İşletmelerin, kamu kurumlarının ve politika yapıcıların bu bulguları dikkate alarak, geleceğe daha hazırlıklı olmaları ve sürdürülebilir büyümeyi hedeflemeleri kritik önem taşımaktadır.